Beyaz yağ, madeni yağlar arasında yer alır ve çok çeşitli kullanım alanlarına sahiptir. Bu yağ, kâğıt sanayi, polistiren imalatında yumuşatıcı, özel deri yağları, cila, mürekkep ve boya üretimi, ilaç, kozmetik sektörü, dişli zincir piston yağlamaları, dalgıç kompresörlerinde soğutucu ve yağlayıcı olarak kullanılır. Ayrıca elektrik kontaklarının oksidasyonunu (oksijenle tepkime) önleyici olarak da oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.

Beyaz yağın doğru şekilde depolanması önemlidir. Bu ürünler doğrudan güneş ışığına maruz kalırsa veya sıcak bir ortamda saklanırsa renkleri koyulaşır ve istenmeyen bir görüntü oluşur. Bu nedenle beyaz yağlar oda sıcaklığında (25°C) korunmalıdır.

Gıda normlu beyaz yağ, renksiz ve kokusuz olup, gıda normlarına uygun düşük vizkoziteli bir yağlama maddesidir. Yağlamanın dışında, paslanmaya ve dış etkenlere karşı koruma özelliği de vardır.

Beyaz yağ terimi, bazen yanlış anlaşılmalara neden olabilir. Ciltte oluşan beyaz yağ pütürleri, derinin altındaki yağın vücuda çıkamaması sonucu oluşur. Gözenek içinde hapsolan yağ sertleşir ve minik, kum tanecikleri kadar büyüklükte pütürlere dönüşür. Bu durum, derinin çok kuruyup kalınlaşması ve esnekliğini yitirmesi nedeniyle ortaya çıkar.

Beyaz yağ pütürleri genellikle göz çevresinde veya elmacık kemiğinin hemen alt bölgelerinde ortaya çıkar. Bu yağın sökülüp atılması mümkündür ve günümüzde bazı ilaçlar bu işlevi görmektedir. Ancak bu ilaçlar doktor kontrolünde alınmalı ve cilde uygulanmalıdır. Bu lekelenmeler, yeterli korunma yapılmadığında ve fazla kimyasallarla temas edildiğinde ortaya çıkar.

Sabun veya kazıyıcı jel kullanılmamalıdır ve bunlarla yüz yıkanmamalıdır. Sabun içermeyen jel kullanılmalıdır. Katılaşmış, sert yağ tabaka dokularını dışarıdan yok etmek pek mümkün değildir. Bu durumu iyi bir estetisyen veya dermatolog tek tek temizleyebilir, deriyi dezenfekte eder ve size pırıl pırıl bir cilt sunabilir.